MGK Bildirisinde Daha Adil Bir Dünya Vurgusu
Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde, Türkiye’nin, Filistin ve kardeş Lübnan halklarının yanında olduğu bir kez daha vurgulandı. İsrail’in bir terör devleti gibi hareket ederek soykırım yaptığı, savaşı Gazze dışına yaymaya çalıştığına değinildi.
Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde, Türkiye’nin, Filistin ve kardeş Lübnan halklarının yanında olduğu bir kez daha vurgulandı. İsrail’in bir terör devleti gibi hareket ederek soykırım yaptığı, savaşı Gazze dışına yaymaya çalıştığına değinildi. Burada görünen o ki, İsrail, Gazze’de yaptığı soykırımın farkında ve dünyadan gelen bu tepkiler üzerine savaşı daha geniş bir coğrafyaya yayarak hem dünyayı daha büyük savaşlarla tehdit ediyor hem de algıyı Gazze dışındaki bölgelere çekerek Gazze’de yaptığı soykırımı biraz olsun unutturmaya çalışıyor.
Netanyahu yönetimindeki İsrail’in çıldırmış gibi sağa sola saldırmasının ana nedeni, Netanyahu’nun siyasi otoritesini kurtarma çabasıdır. Son olarak, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres’i İsrail’de "istenmeyen adam" ilan ederek ülkeye girişini yasakladı. Birleşmiş Milletler bu duruma dahi ses çıkartmadı. Buradan da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurul konuşmasında ifade ettiği, Birleşmiş Milletler’in reforma ihtiyaç duyduğu gerçeğini bir kez daha görmüş oluyoruz.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, barışçıl bir tutum izleyerek Birleşmiş Milletler'de barış çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, adil ve eşitlikçi söylemlerinde hem antisemitizmle mücadele edilmesi gerektiğini hem de Netanyahu'nun yaptığı katliamların durdurulması gerektiğini vurguladı. Birleşmiş Milletler’in acilen devreye girerek bu saldırıları sonlandırması gerekmektedir. İsrail, Lübnan, Yemen, Suriye ve Filistin topraklarında huzur ve barış sağlanmadan, bu gerilim sona ermeyecek ve günün sonunda zarar gören tüm insanlık olacaktır.
Dünyanın tarihini bir kez daha okumaya ihtiyacı vardır. Türkler, tarihin hiçbir döneminde savaştan kaçmamış, ancak öncelikle barışçıl bir politika izlemiştir. Gelgelelim, sürekli savaş isteyen ve cephesini genişleten İsrail, savaşı tüm bölgeye, hatta tüm dünyaya yayarsa Çılgın Türkler yeniden sahneye çıkacaktır. Bu, tüm dünya için acı, azap ve üzüntü veren zamanların yaşanacağı anlamına gelir.