İşaret Dilinin Yasaklanma Dönemi ve Özgürlüğüne Kavuşması: Bir Hak Mücadelesi
İşaret Dilinin Yasaklanması, İşitme Engelliler, Türkiye, Özürlüler Kanunu, İşaret Dilinin Serbest Bırakılması, Hak Mücadelesi
İşitme engellilerin birbirleriyle iletişim kurmak için kullandığı işaret dilinin tarihçesi oldukça eski bir geçmişe sahiptir. Ancak Türkiye'de, işaret dilinin kullanımı uzun yıllar boyunca zorlu bir döneme tanıklık etmiştir. Bu yazıda, işaret dilinin yasaklanma dönemi, etkileri ve sonrasında kazanılan özgürlüğü ele alacağız.
İşaret Dilinin Tarihçesi: Osmanlı İmparatorluğu'ndan günümüze uzanan işaret dilinin kullanımı, "dilsiz" veya "bizebân" olarak adlandırılan işitme engellilerin varlığına kadar gitmektedir. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçişle birlikte de işaret dili, hayatın bir parçası olmuştur.
Yasaklama Dönemi: Ancak, 1953 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından çıkarılan bir kanunla işaret dilinin okullarda yasaklanması, işitme engelliler için uzun yıllar sürecek bir mücadelenin başlangıcını simgeliyor. Yasaklamanın gerekçeleri arasında, işaret dilinin işitme engellilerin konuşma öğrenmelerini engellediği ve toplumla entegrasyonlarını zorlaştırdığı düşünceleri yer alıyor.
Yasaklamanın Etkileri: Bu yasaklama, işitme engellilerin eğitim, istihdam, sağlık ve sosyal yaşam gibi alanlarda önemli hak kayıplarına neden olmuştur. Eğitimde geri kalma, iş bulmada zorluk, sağlık hizmetlerinden tam yararlanamama ve toplumdan izolasyon gibi olumsuz etkiler yaşanmıştır.
Mücadele ve Kazanılan Özgürlük: İşaret dilinin yasaklanmasına karşı çıkanlar, 2005 yılında çıkarılan 5378 sayılı Özürlüler Kanunu ile önemli bir zafer elde etmişlerdir. Bu kanunla birlikte işaret dili, okullarda serbest bırakılmış ve Türk Dil Kurumu'na, Türk İşaret Dili'nin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması görevi verilmiştir.
Sonuç: İşaret dilinin yasaklanma dönemi, işitme engellilerin haklarını savunmak adına verilen mücadelenin simgesidir. Bu dönemde yaşanan zorluklar, işitme engellilerin topluma entegrasyonu ve haklarının korunması için atılan adımların önemini vurgular. İşaret dilinin serbest bırakılması, engelli bireylerin eğitimden iş hayatına, sağlıktan sosyal yaşama kadar pek çok alanda daha özgür ve etkin bir şekilde yer almalarına olanak tanımıştır.