Netanyahu, İsrail Halkının Sonunu Getiriyor!

İsrail halkı, 1 Ekim akşamı yaşadıklarını tekrar tekrar göz önünden geçirmelidir. Bu yaşananların tek nedeni Hamas mı, Hizbullah mı yoksa Netanyahu’nun hükümeti elinde tutma hırsı mı?

Netanyahu, uluslararası savaş hukukunu göz ardı ederek Gazze’de sivilleri bombaladı. İnsanlık, tam bir yıldır çocuk cesetlerini görüyor. Gazze ile yetinmeyip Lübnan, Yemen ve Suriye’ye de saldırılar düzenledi. İran’ın üst düzey komutanlarına suikastlar düzenledi. Tüm bu yaptıklarının elbet bir karşılığı olacaktı. İsrail medyasında hayatı çok huzurlu gibi anlatarak kendi halkına dezenformasyon yapan Netanyahu’nun gerçek yüzü bugün ortaya çıktı. İran’ın füzeleri, Tel Aviv sokaklarına düştü. Bu da yetmedi, eli silahlı birileri metroda saldırı düzenledi ve en az 8 kişi ölürken onlarca kişi de yaralandı. Kimse sormuyor mu, İsrail polisi ne iş yapıyordu? O adam, o silahla metroya nasıl bindi?

Yarın sokakta başka insanların öldürülmeyeceğini garanti edebilir mi?

Netanyahu, siyasal hırsı yüzünden çıldırmış gibi saldırırken İsrail halkını tehlikeye atmaktan hiçbir zaman çekinmedi. Arap ülkelerinin yaptığı saldırılara sessiz kalmasından cesaret alıp saldırılarını arttırdı ama sonunda herkesin sabrı taşacaktır. Tüm silahlar, tüm ordular İsrail topraklarına döndüğünde kaçabileceği bir ülke de olmaz.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her zaman barışçıl bir politika izlenmesinden yana, ateşkes yapılmasından yana olarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda da antisemitizm ile de mücadele edilmesi gerektiğini, insanların yaşatılması gerektiğini, Netanyahu gibi siyasi başarısızlığını katliamlarla örtmeye çalışan birinin durdurulması gerektiğini vurguladı. Her zaman İsrail medyasında dezenformasyon yapılan Recep Tayyip Erdoğan daha bugün, Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb’ı Türkiye’de misafir etti. Oysa daha birkaç ay önce Finlandiya’nın NATO üyeliğine veto koyuyordu. Veto nedeni ise Finlandiya’nın terör örgütü FETÖ ve PKK ile yeteri kadar mücadele etmiyor olmasıydı. Fakat barışçıl siyasetle tüm bu sorunlar aşılarak Finlandiya’nın NATO üyeliğine onay verildi. Netanyahu ve adamları tarafından Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik yapılan yalan ve karalayıcı propagandaya inanmak yerine, barışçıl ve adil bir politikaya inanılmalıdır.

Bugün şehirlere düşen füzeler İsrail’in o kadar da güçlü bir hava savunmasına sahip olmadığını bir kez daha gösterdi. Dezenformasyon ile kendi halkını kandıran Netanyahu, bu saldırılar sürerse ülkeden de kaçacaktır, ölen ise İsrail halkı olacak.

Küresel bir krize neden olmadan Birleşmiş Milletler’in gerek İran’a gerekse de İsrail’e uyarıda bulunarak tüm bu saldırıların sonlanmasını sağlamalı. İsrail, Lübnan, Yemen, Suriye ve Filistin topraklarında barış ve huzur tesis edilmelidir.